Sınav Klasik Değil Mi Hocam?


anime no test inuyasha nervous

Ders esnasında anlatılan konuyu, "hocam bu konu sınavda çıkacak mı?" sorusu ile bölen öğrenciler, sınav zamanı yaklaştıkça "hocam sınav test mi olacak, yoksa klasik mi?" şeklinde müdahil olmaktadırlar.

Her öğrenci gibi benim de öğrencilik yıllarımla biraz tedirginlikle baktığım bir durumdu bu... Acaba sınav nasıl olacak? Lakin, bizim bu tedirginliğimizin kökeninde yer alan husus, hocaların bir kısmının kelimesi kelimesine kitaptaki ilgili metni sınav kağıdına aktarma beklentisinden kaynaklanmaktaydı. Bu korkuları yaşamış ve ilgili uygulamanın yanlış olduğuna inanan bizler ise sınavlarımızda öğrencilerin yorumlama kabiliyetini geliştirme, söz söyleyebilme motivasyonu kazandırma ve öğrencinin genel olarak konu hakkında bir fikrinin olmasını sağlama amacı ile soru hazırlama ve sorma gayretindeyiz.

Ancak, öğrencilerimizin sergilediği performans bir üniversite öğrencisine yakışan boyutların çok altında gözlenmektedir. Öğrenciler kitap okumaktan, makale okumaktan ve hatta internette araştırma yapmaktan imtina etmektedirler. Son sınavımda sorumlu tuttuğum 120 sayfalık bölüm bile gözlerinde büyüdükçe büyüdü. "Hocam çok fazla değil mi bu kadar sayfa?" sitemlerine muhatap oldum.Önceki Cumhurbaşkanımız gibi, "insan gerçekten hayret ediyor!".

Üniversiteye gelmiş, İşletme gibi tam olarak uzmanlaşma alanı belirli olmayan bölümde, bir öğrencinin okuma ve araştırma isteği yok ise, bu öğrencinin kariyer konusunda da bir endişe taşıdığını söylemek oldukça güç bir hale geliyor.

Alanı hakkında merak duyup bir kitap okumayan, belgesel izlemeyen ya da "ne imiş bu çalışma hayatı arkadaş?" deyip staj, kısmi zamanlı çalışma ya da herhangi bir işyerini ziyaret edip bilgi alma konusunda tembellik sergileyen kişilerin gelecekten beklentileri de oldukça düşük ölçeklerde seyretmektedir.

Sosyal medya ve internet kullanım düzeyleri de bu durumu ispatlar niteliktedir. Kariyerlerine hizmet eden kişi ya da kurumları takip etmekten çok, "itiraf" odaklı yaklaşımları izleyen öğrencilerin gelecek adına bir adım atmamaları gerçekten hüzün verici...

Teorik olarak birikim sağlama endişesi taşımayan, pratik olarak herhangi bir ilgi alanına yoğunlaşmayan, sadece KPSS'ye mahkum olup ona da hazırlanmayan, yabancı dil konusunda "hocam ben yapamıyorum" şeklinde kolaya kaçan gençlerin gelecekleri adına endişeleniyorum.
Maalesef elden bilgilendirme dışında bir şey gelmiyor. Bilgilendirme süreci de belirli bir noktadan sonra insanı bıktırdığı için geriye sadece suskunluk kalıyor...
Sessiz ama hüzünlü bir suskunluk...






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

En Popüler Yayınlar

Öne Çıkan Yayın

4. Uluslararası Dijital İşletme, Yönetim ve İktisat Kongresi | 4rd International Congress on Digital Business, Management & Economics | 20-22 Eylül 2024

4. Uluslararası Dijital İşletme, Yönetim ve İktisat Kongresi | 4rd International Congress on Digital Business, Management & Economics | ...


"Başkalarının yoluna taş koyacağımıza, taş üstüne taş koyalım..."