Aile Şirketinde Bir Kariyer Planlaması Örneği: "McDonald's ve Hacıince Hikayesi"


Yaklaşık 60 yıldır et sektöründe faaliyet gösteren Hacıince Et, Konya’da 41 milyon dolarlık yatırıma başladığı günlerde, TAB Gıda bünyesinde yer alan ve köftelerini tedarik ettiği Burger King’den bir haber aldı. Burger King, “Artık köfteleri sizden almayacağız, kendimiz tesis kurduk” dedi. Hacıince Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hacıince de McDonald’s’ın kapısını çaldı. Bu kez McDonald’s’ın merkezi ABD, Hacıince’ye şu soruyu sordu: “Sizle anlaştık diyelim, siz ölünce işinizi kim yönetecek?
1957’de Alanya’da kurulan Hacıince Et’in Konya’da 41 milyon dolarlık yatırıma başladığı günlerde Ata Grubu ve TAB Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Erhan KurdoğluAhmet Hacıince’ye aralarındaki işbirliği ile ilgili kararını bildirdi:
- Bünyemizdeki Burger King’in köftelerini sizden alıyorduk. Artık kendi tesislerimizi kurduk. Köfteleri kendimiz yapacağız.
Hacıince Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hacıince, yeni yatırıma başladığına dikkat çekti:
- Yeni yatırım yapıyorum. 18 yıldır köfteyi bizden alıyorsunuz. Nereden çıktı bu?
Kurdoğlu yanıtladı:
- Ürünlerinle ilgili hiçbir sorun yok. Çok memnunuz. Ancak, ekmek dahil restoranlarımızda kullandığımız ürünleri kendimiz üretme kararı aldık. Bu, şirket stratejimizle ilgili bir durum.
Hacıince, hemen Anadolu Holding bünyesindeki McDonald’s Türkiye’nin kapısını çaldı:
- Köftelerinizi benden alın.
Türkiye’deki yöneticilere kendini kabul ettirmesinin ardından ABD’ye, McDonald’s merkezine gitti. McDonald’s’ın tedarikçilerle ilgil biriminin başındaki yönetici Hacıince’ye sordu:
- Diyelim ki Türkiye’deki McDonald’s ile köfte tedariği konusunda anlaştınız. Siz ölünce işinizi kim yönetecek? Bunu bize anlatır mısınız?
Hacıince şaşırdı:
- Beyefendi, henüz 39 yaşındayım.
Yönetici şu yanıtı verdi:
- Biz işbirliklerine uzun vadeli bakarız. İşimizi şansa bırakmayız. İşbirliği yaptığımız şirketlerin geleceğini de sorgularız.
Hacıince, 3-11 yaşlarında olan iki oğlunu adres gösterdi:
- Oğullarım işin başına geçer.
Yönetici ısrarla sürdürdü:
- Oğlunuzun biri ünlü avukat, diğeri ünlü mimar olursa işlerinizin başına geçer mi? Onları şimdiden sizin işlere yönlendirmenin formülünü bulmalısınız. Size yardımcı olacağız.
Türkiye’ye dönünce bir pedagog aradı, Hacıince anlam veremedi:
- Benim pedagog arayışım yoktu.
Yanıt üzerine durumu anladı:
- Beni size McDonald’s yönlendirdi.
Pedagog başta aile bireyleriyle sohbet etti, formülü ortaya koydu:
- Babanız torunlarına rol model olacak. Çocuklarınızı eğlenceli yöntemlerle, oyunla hayvan çiftliğinde zaman geçirmeye yönlendirin.
Hacıince’nin aklına evdeki oyuncaklar geldi:
- Oyuncakları çiftliğe yığarım. Bundan sonra orada oynarlar.
Pedagog şu öneriyi yaptı:
- Çocuklara bir Midilli at alın. Ata binme isteği, çocuklarınızın ayağını çiftliğe alıştırır.
Ahmet Hacıince, bu öyküyü Capital-Ekonomist dergilerinin düzenlediği “Uludağ Ekonomi Zirvesi”ndeki sohbetimizde anlatıp, ekledi:
- 7 bin 500 liraya aldığım Midilli işe yaradı. Çocuklar her fırsatta çiftlikte zaman geçirmek istiyor.
Ardından şu mesajı verdi:
- McDonald’s yöneticisi bana yekten, “Sen ölürsen ne olacak?” diye sorunca çok bozuldum. Ancak, yönlendirmeleri sonrası haklı olduklarını anladım.
Bu öyküde büyük-küçük tüm aile şirketleri için önemli ders var değil mi?
Kaynak: Munyar, V., ‘Sen ölürsen işinin başına kim geçecek’, Hürriyet, 8 Nisan 2018.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

En Popüler Yayınlar

Son 1 Yılın Popüler Yayınları